Riskli yatırım, zarar getiren durumlarda sürekli ve yineleyici biçimde geliştiğinde sosyal, mesleki ve aile yaşamında önemli kayıplara neden olabilir. Bu bozukluğun intihar girişimleri, iş kaybı, evlilik ve aile yaşamına ilişkin olumsuzluklar, yasal sorunlar ve suç davranışı gibi yoğun kişisel ve sosyal sonuçları vardır.
Düşünsel duygulanımcı davranış terapisi yani bilişsel ve davranışçı terapi; riskli yatırımda, patolojik kumar oynama tedavisinde özellikle duygusal sorunlarla başa çıkma ve rahatsızlık hissine katlanma konusunda kognitif, duygusal ve davranışsal alanlarda bütüncül bir model oluşturarak fayda sağlayabilir gibi görünmektedir.
Riskli yatırım karmaşık ve çok boyutlu bir problemdir. Gelişiminde biyo-psiko-sosyal pek çok faktörün rol aldığı düşünülmektedir.
Patolojik düzeyde riskli yatırımda kalma problemi yaşayan bireylerin bireysel farklılıkları olmakla birlikte bazı ortak özellikler taşıdıkları görülür. Riskli yatırımda profesyonelleşmeyen kişiler daha çok yersiz riskler alarak kendini güvende hissederler, gerçeklerden uzaklaşarak problemlerini unutmak isterler, çalışmayı çok sevmezler ve dolayısıyla kısa yoldan zengin olmayı isterler, yaşadıkları tüm maddi kayba rağmen zengin olma hayalinden vazgeçmezler, bir hobi ya da özel ilgi alanına sahip değildirler. Belirtilen özellikler dikkate alındığında bu kişilerin yaşamda pasif bir rol üstlendikleri, gerçeklerle yüzleşmek ve baş etmek konusunda yetersizlik yaşadıkları söylenebilir.
Siz de riskli yatırımlarda bulunurken duygularınızı kontrol edemediğinizi düşünüyorsanız bir uzmandan destek almanız faydalı olacaktır.